info@startuplegalist.com
0212 909 55 30
Ücretsiz Teklif ve Bilgilendirme Talebi
  • Anasayfa
  • Kurumsal
  • Hakkımızda
  • Hukuk Rehberi
    • Girişim & Startup Hukuku
    • Hukuka Uyumluluk
    • Girişimin Korunması
    • Sözleşmeler Hukuku
    • Şirketler Hukuku
    • Yatırım Hukuku
    • E-Ticaret Hukuku
    • Kişisel Verilerin Korunması
  • Blog
  • İletişim

Search

How Can We Help?

  • Anasayfa
  • Kurumsal
  • Hakkımızda
  • Hukuk Rehberi
    • Girişim & Startup Hukuku
    • Hukuka Uyumluluk
    • Girişimin Korunması
    • Sözleşmeler Hukuku
    • Şirketler Hukuku
    • Yatırım Hukuku
    • E-Ticaret Hukuku
    • Kişisel Verilerin Korunması
  • Blog
  • İletişim
  • Anasayfa
  • Kurumsal
  • Hakkımızda
  • Hukuk Rehberi
    • Girişim & Startup Hukuku
    • Hukuka Uyumluluk
    • Girişimin Korunması
    • Sözleşmeler Hukuku
    • Şirketler Hukuku
    • Yatırım Hukuku
    • E-Ticaret Hukuku
    • Kişisel Verilerin Korunması
  • Blog
  • İletişim

Search

How Can We Help?

  • Anasayfa
  • Kurumsal
  • Hakkımızda
  • Hukuk Rehberi
    • Girişim & Startup Hukuku
    • Hukuka Uyumluluk
    • Girişimin Korunması
    • Sözleşmeler Hukuku
    • Şirketler Hukuku
    • Yatırım Hukuku
    • E-Ticaret Hukuku
    • Kişisel Verilerin Korunması
  • Blog
  • İletişim
Fikri Mülkiyet Hukuku
Home Archive by Category "Fikri Mülkiyet Hukuku"

Category: Fikri Mülkiyet Hukuku

Fikri Mülkiyet Hukuku

Oyun Sektörünün Marka Hukuku Kapsamında Süreci

  • Fikri Hak Olarak Kabul Edilebilirlik Açısında Eser Olgusu 

Dijital oyunlar; “oyuncunun elektronik bir sistem veya bilgisayarla kurduğu bağlantı neticesinde oluşan somut durumun, ekran veya benzeri bir görüntü sistemi aracılığı ile gösterilmesi” olarak tanımlanmakla birlikte günümüzde bu durum bilgisayar oyunları veya video oyunları olarak da adlandırılmaktadır. Teknik kişilerin yapacağı çalışma sonunda ortaya çıkacak sonuçların tamamı, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun (“FSEK”) 2. maddesi kapsamında “eser” olarak değerlendirilebilmektedir.

Bu noktada önemli unsur şudur, programlanan ara yüze konu olan düşünce ve ilkeleri dahil olmak üzere, bir bilgisayar programının herhangi bir ögesine temel oluşturan düşünce ve ilkeler eser sayılmamaktadır. Çünkü aynı fikir çok çeşitli ifade yollarıyla kullanılabilir. Hakeza buradaki unsurlar günümüzde FSEK kapsamında eser niteliğine haiz olan ürünlerin ayırt edicilik unsuru gerektiren hüviyetleri konusunda da bu şekilde incelemeye tabi tutulmaktadır.  Buna dair dijital oyun sektöründe beklenilen durumda ortaya çıkarılan fikrin sektörel anlamda yazılımsal ve yahut donanımsal anlamda yenilik ve ayırt edicilik getirmesi durumudur. Bu sebeple sadece fikir hukukumuzda korunmamaktadır. Korumanın konusu, bu fikrin ifade ediliş biçimi, kullanılan yolu şeklidir.

Bir oyunun içinde birbirinden farklı resimler, çizimler, yazılım kodları, animasyonlar, metinler, videolar ve müzikler bulunabilmektedir. Dijital oyunların korunmaya elverişli birden fazla hakka konu unsuru bünyesinde barındırması sebebiyle Türk hukuku kapsamında hangi hakkın altında hukuki korumadan yararlanacağı konusu uygulamada ortaya çıkmaktadır. Dijital oyunlar özelinde uluslararası hukukta olduğu gibi hukukumuzda da eser sahibinin haklarını korumak amacıyla dijital oyunlardaki hakların parçalara ayrılarak koruma altına alınması gündeme gelmektedir.

  • Eser Olarak Kabul Edilen Fikri Hakkın Sınai Mülkiyet Korumasına Dahil Edilme Süreci 

Sınai Mülkiyet Kanunu (“SMK”)’nun düzenlediği marka, patent, tasarım, faydalı model, coğrafi işaretler gibi sınai haklar çerçevesinde; dijital oyun içeriğinde meydana getirilen bir tasarımın, oluşturulan ayırt edici bir logonun, oyun karakterinin şematize edilmiş görüntüsünün, dijital oyunun adının Türk Patent ve Marka Kurumu’na yapılacak tescil başvuruları ile marka, tasarım gibi korumalardan faydalanması mümkündür.

  • a. SMK Kapsamında Marka Hakkı 

Marka hakkından bahsedebilmek için, Bir işaretin bulunması gerekmektedir. Bu işaret kişi adları dahil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her türlü işaret olabilecektir. Bu işaretin marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması gerekmektedir. Bu işaret ayırt edicilik özelliğini taşıması gerekmektedir. Dijital Oyunları açısından değerlendirildiğinde ise Dijital Oyunlarının Marka olarak tescil edildiği durumlarda bilgisayar oyunlarının isimleri, logoları, bilgisayar oyun yapım şirketlerinin isimleri, logoları vb. şekiller oyun sahipleri tarafından marka olarak tescil edilebilmektedir. Dolayısıyla SMK kapsamında marka olarak koruma altında olacaktır.

Bu noktada dijital oyunlarda herhangi bir firmanın elde ettiği marka haklarının tamamını elde etmeye haiz konumdadır. Buradaki uygulama farklılıklarını şu şekilde özetleyebiliriz. Dijital oyunun üretici firması olarak EA GAMES firmasını belirleyelim, üretici firma kendi marka hakkını tescil ettirerek koruma altına almaktadır. Üretici firmanın ürettiği FIFA oyununun her yıl yeni sürümü çıktıkça marka tescilinde bulunabilecektir. Bu noktada mevcut markasını FIFA08 FIFA09 şeklinde renk ve logolarında değişiklik yaparak tescil ettirebilmektedir. Yani sadece dijital oyunların ilk sürümü değil sonraki sürümleri de marka koruması kapsamına alınabilmektedir. 

  • b. Dijital Oyun Markalarında Benzerlik Olgusu 

Dijital oyun markalarının yeni oyun sürümleri gamerlar tarafından oyun firmalarının marka tescili süreçlerinde anlaşılmaktadır. Oyun üreticileri marka koruması açısından sorun yaşamamak için oyunu piyasaya sürmeden gelişme sürecinde marka tescillerini uygulamada yapmaktadırlar. Çünkü sınai mülkiyet üretilen ürünün ticari anlamda kar getirebilmesi için vazgeçilmezlik özelliği taşımaktadır. Bu noktada uygulamada yaşanabilen sorunlar ise marka benzerliklerinden ilgili düzenleyici kurumların verdikleri red kararları ile ortadan kaldırılmaktadır. Örnek vermek gerekirse FIFA08 oyunun ilerde FIFA22 olarak tescil edileceğinin düşünen kötü niyetli kişilerce markaya dair hak sahipliği elde etmek amacıyla tescil işleminin gerçekleştirilmeye çalışıldığını düşünelim. İlgili kurumlarca FIFA08 Markası ile benzerlikten FIFA22 markasının red kararı verilmesi gerekmektedir hatta uygulama da bu yola gidilmektedir. Bu şekilde haksız kullanımların ve kötü niyetli marka tescilinin SMK m.6/5 kapsamında reddi söz konusudur. 

Bir diğer boyut ise FIFA08 markasına sahip olan gerçek hak sahibi marka ise FIFA22 markasının tescil edilmesinde benzerlikten dolayı sorun yaşamamak için markanın kullanıma dair muvafakat verebilmektedir. Uygulamada firmalarda seri marka koruması için kullanılmakta olan bu yol Dijital oyun firmaları açısından da kullanılabilmektedir. Bu sebeple FIFA22 özelinde verdiğimiz örnekle FIFA08 markasına sahip olan üretici firma oyun markasının tescili için muvafakat vererek tescil işleminin sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlayabilecektir.  

Av. Mustafa Koçyiğit

Read More
Startup Legalist Mart 11, 2022 0 Comments
Fikri Mülkiyet HukukuGirişim & Startup Hukuku

Fikri Haklar Kapsamında Startupların Dikkat Etmesi Gerekenler

Yeni bir ticari işletmeye başlama yani startup’lar yeniliğe ve gelişime odaklanmaktadırlar. Bu girişimde etkili ve yeni fikirlerin korunması kuşkusuz büyük önem arz etmektedir. Peki startup kurucularının fikirlerini koruması için dikkat etmesi gereken hususlar nelerdir? Yeni girişimlerin hukuka ihtiyacı var mıdır? Hukuk insanın olduğu her alanda bulunduğu için yeni bir girişime atılırken de hukuka çokça ihtiyaç duyulmaktadır.

Bilindiği üzere tek başına fikrin korunması imkânı hukukumuzda tanınmamıştır. Fikrin somutlaşması, dış dünyada algılanabilir olması gibi belli koşulların sağlanması halinde hukuken korunacaktır. Fikrinizin eser olarak korunmasını sağlama sürecinde iş birliği yaptığınız tarafla gizlilik sözleşmesi yapılması önemlidir. Bu sayede startup’ınıza ilişkin fikirlerin üçüncü kişilerle paylaşılmasının önüne geçmiş olacaksınız. Gizlilik sözleşmesi sürecince fikrinize ait proje tamamlandığında tescil aşamasına geçilmelidir.

Eserin tescille korunabilmesi için objektif ve sübjektif unsurlara sahip olması gerekmektedir. Objektif unsurdan kasıt Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda ‘’numerus clauses’’ yani tahdidi olarak sayılan eser sınıflarının en az birine tabi olmasıdır. Bu sınıflandırmalar şu şekildedir: İlim ve edebiyat eserleri, musiki eserleri, güzel sanat eserleri, sinema eserleri, işlemeler ve derlemeler şeklindedir. Subjektif unsur ise esasa göre değerlendirilir. Esastan kasıt eserin, sahibinin hususiyetini taşımasıdır. Kısaca özetlemek gerekirse Kanun’da sayılan eser türlerden birine dahil olan ve sahibinin hususiyetini taşıyan ürünler eser korumasından yararlanabilecektir. Bu çerçevede startup’ınıza ilişkin fikirleriniz FSEK korumasına tabi olacaktır.

Startup girişiminin korunması açısından önemli olan bir diğer husus ise şirketleşme aşamasıdır. Bilindiği üzere şirketler şahıs şirketi ve sermaye şirketi olarak iki grupta değerlendirilmektedir. Şirketlerin türlerine göre ortakların yasal ve mali sorumlulukları ile vergi yükümlülükleri farklılık göstermektedir. Bu noktada ortaklığınız açısından size en uygun olan ortaklık yapısının seçilmesi konusunda yasal danışmanınız yardımcı olacaktır.

Şirkete ilişkin bilgilerin üçüncü kişilerle paylaşılmaması adına yapılan gizlilik sözleşmesi gibi ortaklar arasında da rekabet yasağına ilişkin düzenleme yapılması da girişiminizi koruyacak bir korumadır. Rekabet yasağı ortakların, ortaklık süresince faaliyet gösterilen sektörde doğrudan veya dolaylı olarak rekabet etmemeyi gerektirir. Rekabet yasağı düzenlemesi ile ileride doğabilecek hukuki ihtilafların önüne geçilmesi mümkündür.

Startup girişimlerinin aynı zamanda Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile de uyumlu olması gerekmektedir. Şirket tarafından toplanan veriler KVKK kapsamında hukuka uygun bir şekilde kullanılması ve saklanılmalıdır. Bu noktada VERBİS kayıtları ve imha politikası oluştururken yasal danışman ile çalışmanızı tavsiye ederiz. Fikirleriniz bizler için çok kıymetli olduğundan girişiminizin ilk aşamasından son aşamasına kadar titiz bir şekilde planlı, programlı ve özverili olarak alanında uzman kadro ile yasal danışmanlık hizmeti vermekteyiz. Girişiminiz için hızlı ve etkili adımlar atmak istiyorsanız ayrıntılı bilgi için bizimle irtibata geçiniz.

Stj. Av. Yasemin Dilber

Read More
admin Mart 10, 2022 0 Comments
Fikri Mülkiyet Hukuku

Fikri Hukukta Teknolojik Koruma Tedbirleri

Eserlerin korunması gerek ulusal düzenlemeler açısından gerekse uluslararası düzenlemeler açısından eser sahipliğinden kaynaklanan maddi ve manevi hakların korunması için önem teşkil etmektedir. Dijital ortamda eserler korunurken özellikle kamuya iletim hakkı, basım/ çoğaltma hakkı ve yayma hakkına temas edilmektedir. Bu haklar çerçevesinde de hem ulusal hem bölgesel hem de uluslararası tükenme ilkesi göz önünde bulundurulmalıdır. 

Eserin korunması için yalnızca ulusal kanunlarımız açısından değil ayrıca uluslararası andlaşmalar kapsamında da değerlendirme yapılması hak sahipliği açısından ideal korumanın sağlanmasına katkı sağlayacaktır. 

İlk olarak ülkemiz kanunlarında yer alan düzenlemelerden olan Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’ndaki ek madde 4 koruma tedbirleri açısından önem teşkil eden bir hükümdür. FSEK Ek m.4/1’ de eserini topluma sunan eser sahibinin belirlediği şartlar dışında eser hakkında bilgilerin, sayıların veya kodların değiştirilememesi ve ortadan kaldırılamaması düzenlenmiştir. Bu fıkrada yasaklanan eylemler eserin veya nüshalarının dağıtılması, dağıtılmak üzere ithal edilmesi, yayınlanması veya topluma iletilmesidir. Bu eylemlerin yasaklı olduğu hal eser hakkında bilgi, sayı veya kod içeren ve bunları yetkisiz bir şekilde değiştiren veya ortadan kaldıran nitelikte bir eser veya eser nüshası olması gerekmektedir.  Bununla birlikte 21.12.20221 tarihinde teknolojik koruma tedbirlerinin dolanılmasına ilişkin madde olan FSEK m.72 değiştirilmiştir. Yapılan bu değişiklikle yalnızca bilgisayar programları açısından öngörülen tedbirler FSEK’te yer alan tüm eserler açısından uygulanabilir hale gelmiştir. Söz konusu değişiklik eser sahibini ve onun haklarını korumak açısından atılmış güzel bir adımdır. 

İkincil olarak ise WIPO çatısı altında yapılan andlaşmalar olan WCT ve WPPT andlaşmaları teknolojik koruma tedbirleri için mahiyeti yüksek andlaşmalardır. Teknolojideki gelişmeyle birlikte eser üzerindeki hakların ihlali kolaylaşmış ve bu haklar üzerinde korumanın sağlanması için mevcut hukuki temel yeterli görülmemiştir. Bu sebeple WIPO’ nun girişimiyle WCT ve WPPT andlaşmaları düzenlenmiştir. Türkiye de 5646 ve 5647 sayılı Kanunlarla 02/05/2007 tarihinde bu iki andlaşmayı kabul etmiştir. Bu iki andlaşma ‘’ikiz sözleşmeler11’’ olarak anılmaktadır. İkiz sözleşmelerden kasıt birbirlerine paralel ve muadil hükümler içermesidir.

Erişimin ve kopyalamanın engellenmesi teknolojik olarak alınabilecek koruma tedbirleridir. Erişimin engellenmesi açısından 5651 Sayılı Kanun’un önemli bir yasal düzenlemedir ve erişimin engellenebilmesi için gerekli usul ve esasların düzenlenmiştir. Erişimin engellenmesinde IP adresi üzerinden erişimin engellenmesi, alan adı üzerinden erişimin engellenmesi ve proxy server yani vekil sunucu kullanarak erişimin engellenmesi yolları kullanılmaktadır. Kopyalamanın veya çoğaltmanın engellenmesi ile eser sahibinin çoğaltma ve yayma hakkının ihlalinin engellenmesi amaçlanmıştır. 

Ayrıca belirtmek isterim ki, eser niteliği taşıyan veri tabanlarında bulunması gereken unsurlar ve eğer ki veri tabanı orijinallik unsurunu içermiyorsa nasıl korunacağına ilişkin hukuki destek almak hak sahipliğinizi korumak için sizlere tavsiyemizdir. 

Son olarak da teknolojik korumanın yazılım boyutu üzerinde yani Digital Right Management üzerinde duracak olursam eğer bu çerçevede kimliklendirme ve doğrulama, meta-data ve şifreleme yöntemleri ile korunma amaçlanmıştır. 

Stj. Av. Yasemin Dilber

Read More
admin Şubat 11, 2022 0 Comments
Son Yazılar
  • KVKK Kapsamında Startup’ların Dikkat Etmesi Gerekenler
  • Oyun Sektörünün Marka Hukuku Kapsamında Süreci
  • Twitter’daki İçeriklerin Hukuken Kaldırılması
  • Sözleşme Yaparken Startupların Dikkat Etmesi Gerekenler
  • Oyun Şirketlerinde Yatırım Süreçleri ve Dikkat Edilmesi Gerekenler
Son Yorumlar
    Arşivler
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Kasım 2018
    Kategoriler
    • E-Ticaret Hukuku
    • Fikri Mülkiyet Hukuku
    • Girişim & Startup Hukuku
    • Girişimin Korunması
    • Hukuka Uyumluluk
    • Kişisel Veriler Hukuku
    • Sermaye Piyasası Hukuku
    • Şirketler Hukuku
    • Sözleşmeler Hukuku
    • Yatırım Hukuku
    Meta
    • Giriş
    • Yazı beslemesi
    • Yorum beslemesi
    • WordPress.org
    Kategoriler
    • E-Ticaret Hukuku 1
    • Fikri Mülkiyet Hukuku 3
    • Girişim & Startup Hukuku 12
    • Girişimin Korunması 17
    • Hukuka Uyumluluk 6
    • Kişisel Veriler Hukuku 4
    • Sermaye Piyasası Hukuku 2
    • Şirketler Hukuku 7
    • Sözleşmeler Hukuku 2
    • Yatırım Hukuku 4
    Recent Posts
    No posts were found for display
    Gallery


    Etiketler
    adwords analysis avukat business careful company dikkat emisyon eticaret fikri fonlar girisim girişim google reklamları haksız rekabet hukuk Intellectual internet kişisel kişisel veri kurulum kvkk law lawyer marketing metatag necessary on pop-up ppc prim research seo sermaye smm spk startup targeting ten teşvik yasallık yatırım yurt dışı şirket şirketler

    Startup Legalist, girişim hukuku, e-ticaret hukuku, kişisel veriler hukuku başta olmak üzere inovatif hukuk dallarında blog ve rehberlerle girişimcilere sosyal sorumluluk kapsamında destek olmaktadır.
    Hizmetlerimiz
    Yasallık Analizi
    Girişimin Korunması
    Sözleşmeler Hukuku
    Şirketler Hukuku
    E-Ticaret Hukuku
    Kişisel Veriler Hukuku
    Yatırım Hukuku
    İletişim
    Mail: info@startuplegalist.com | 0212 909 55 30
    İstanbul | Balmumcu Mh, Delalzade Sk, No: 3/2, Beşiktaş / İstanbul
    Yurt Dışı Tallinn (Estonya) - Odessa (Ukrayna) - Delaware (USA)
    Newsletter

    [mc4wp_form id="357"]

    KVK Aydınlatma Metni
    Web Sayfası Kullanım Koşulları
    Çerez Politikası
    Ticari Elektronik İleti Onayı

    2019 |Startuplegalist. Tüm Hakları Saklıdır.