Yatırımcıların Startuplarda Dikkat Etmesi Gerekenler

Bir işi, bir fikri hayata geçirmek için girişimciler desteğe ihtiyaç duyar. Girişimci ile üçüncü kişi veya kurumlar arasındaki ilişki yatırım süreci olarak değerlendirilir. Girişimci yatırım süresince potansiyel yatırımcı hakkında araştırma yapmalı aynı şekilde yatırımcı da girişimci için gerekli olabilecek araştırmaları yapmalıdır. Yatırımcı bir girişim için fon sağlayan kişiye denir. Yatırımcıdan beklenen sadece finansal kaynak sağlaması değil, girişimin önünü açması büyümesine destek olması, geniş kitlelere yayılmasına yardımcı olmasıdır. Yatırımcıların bir girişime destekte bulunmadan önce nelere dikkat etmesi neleri önemsemesi gerektiği önemlidir. İşte yatırımcıların bir girişime destekte bulunurken dikkat etmesi gerekenler:

İş Modeli

Yatırımcılar iş modellerini titizlikle incelemelidir. Girişimin değer teklifi, müşteri segmentleri, kanallar, müşteri ilişkileri, gelir kaynakları, aktiviteleri, kaynakları, iş ortakları, maliyet yapısı yatırımcılar için çok önemlidir. Değer teklifi nasıl bir değer sunulduğu, hangi ihtiyaçların karşılandığı, mevcut problemlerden hangileriin çözüldüğüne dair önerilerdir. Müşteri segmentleri girişimcilerin ulaşmayı hedeflediği kişi/kuruluşları temsil eder. Kanallar müşterilere ulaşma yollarını belirler. Müşteri ilişkileri müşteriler ile nasıl iletişime geçileceğini, kurulacak ilişki türünü belirler.Gelir kaynakları girişimlerin sunduğunuz hizmet karşısında, müşteri segmentinden ne kadar gelir elde edeceğinin belirlenmesidir. Kaynaklar iş modelinin etkili olabilmesi için gerekli olan varlıkları ifade eder. Aktiviteler girişimcinin iş modelini başarılı kılabilmesi için yapması gereken öncelikli işlerdir. İş ortaklıları işi başlatmak için hangi ortaklara veya tedarikçilere ihtiyaç olduğunun belirlenmesidir. Maliyet yapısı ise iş modelini sürdürebilmek için katlanılan maliyetlerin özetidir. Yatırımcılar iş modellerini önemle incelemeli sürdürülebilirliği yüksek ve karlı girişimlere yatırım yapmaya özen göstermelidirler.

Ekip ve İş Planı

Girişimci ve ekip girişimin başarılı olmasında en önemli unsurlardan biridir. Birbirini tamamlayan ve güvenen insanların ortak bir hedefe ve başarıya ulaşmak için birlikte yürüttükleri iş yani ekip çalışması oldukça önemlidir. Yatırımcı girişimde bulunan ekibi iyi tanımalı ve planlarını iyi analiz etmelidir. İyi bir iş planı düzenli, özverili güçlü bir ekip ister. Girişimin etkin bir şekilde hizmet ve ürün üretebilmesi için ekibin kendi alanlarında yatkın kişilerden oluşması gerekmektedir. Girişimin önemli alanlarını kapsayan yeterli sayıda çalışan var mı? yeterli çalışanın yanı sıra alanında uzman çalışanlar var mı? Dikkat edilmesi gerekir.

İşletim kontrolü yani işletme politikaları ve prosedürleri geliştirilmiş mi? yapılan işi kontrol etme, yatırımın ne denli faydalı olduğunu anlama açısından önemlidir. İş planı işin her aşamasında neyin doğru neyin yanlış yapıldığını gösterir. Başarı ve büyüme olasılıklarının değerlendirilmesini sağlar. Dolayısı ile her yatırımcı basiretli bir iş insanı gibi davranmak adına tüm bunlara özen göstermiş olmalıdır.

Girişim Hangi Pazara Hitap Ediyor?

Bir girişimin hangi pazara hitap ettiği yatırımcılar için oldukça önemlidir. Yatırım yapmak istenen pazarın yatırımcının ilgi alanı olmasının yanı sıra bilgi de önemlidir. Yatırımcılar Girişim hangi pazara hitap ediyor? Büyüklüğü nedir? Pazarın büyüklüğünü etkileyen faktörler nelerdir? gibi sorulara yanıt aramalıdırlar. Öncelikle “Pazar nedir?” sorusuna cevap verecek olursak; ekonomide her türlü mal ve hizmetin alınıp satıldığı veya takas yolu ile el değiştirdiği yer olarak tanımlanır. Pazar büyüklüğü ise üretilen ürünleri alabilecek olan potansiyel müşteri kitlesidir. Dolayısıyla yatırımcı açısından girişimin doğru pazarda doğru hedef kitleye hitap etmesi önem taşır. Girişim tarafından hedeflenen pazarın yerel Pazar mı yoksa küresel Pazar mı olduğuna pazarın büyük ve fırsatlar açısından zengin olması girişime avantaj sağlayacağı gibi bir yatırımcı da bunlara önem vermelidir.

Rekabet

Girişimcilerin fikrine karşılık piyasada onun fikri ile rekabet edecek girişimlere karşı strateji geliştirmiş olması gerekir. Fikrin rekabetçi ve sürdürülebilir rekabet avantajının olması bu hususta önemlidir. Nedir rekabetçi fikir? Rekabetçi fikir piyasadaki diğer fikirler ile başa çıkan, bu fikirlerden aşağıda kalmayacak ve kendi alanında öncü olabilecek fikirdir. Bir yatırımcı için de fikir piyasadaki diğer fikirler ile rekabetçi mi? diğerlerinin önüne geçebilir mi? bunlar önem arz eder. Bir yatırımcı yatırım yapacağı girişimin piyasadaki diğer rakipleri karşısında sürdürülebilir rekabet avantajının olup olmadığına bakmalı bulunduğu pazar içerisindeki konumunu iyi anlamalıdır.

Çıkış Stratejisi

Girişimciler iş modellerini belirlerken bunun yanı sıra bir çıkış stratejisi de belirlemelidirler. Bir işin başlangıçta planlanırken nasıl sonlandırılacağını da belirlemek gerekir. Bazı önem arz eden noktalara gelindiğinde ne yapılacağına baştan karar verilmiş olması önemlidir. Çıkış stratejileri halka arz, stratejik ortağa satış, finansal ortağa satış, şirket ortaklarına geri satış gibi olabilmektedir. Yatırımcıların nihai hedeflerini baştan belirlemeleri gerekmektedir. Edinilen hisseleri değer kazandıktan sonra bir sonraki seviye yatırımcıya veya stratejik bir yatırımcıya satarak şirketten çıkış yapıp yapmayacağını belirlemeleri önemlidir.

Ticaret sicil kaydı

Ticari sicil kaydı oluşturmak üçüncü kişilerin bilgilenmesi ve işletmeyi takip edebilmek açısından önem arz eder. Bir nevi kimlik işlevi gören ticaret sicil belgesi aynı zamanda şirket sahibinin kazandığı hakların korunmasını sağlar. Sicil esas defteri, gelen evrak defteri, giden evrak defteri, ihtar ve ceza defterleri, ticari işletme rehini kaydına mahsus defterleri de bünyesinde bulunduran ticaret sicil kaydı yatırımın gerçekleşmesi ile girişim şirketi hissedarı olmalarından dolayı, şirkette sahip olmak istedikleri imtiyazları belirlemiş olan yatırımcılar açısından önemlidir. Yatırımcıların şirketlere yatırım yapmadan önce ticari sicil kaydı olup olmadığına bakması ileride beraberinde getireceği birçok sorun ve hakların korunması açısından önem teşkil eder.

Şirket sermayesi ve Ortaklık

Bir şirketin harcamalarını karşılamak için ortakların koydukları para veya paraya çevrilebilecek malların tamamı şirket sermayesi olarak adlandırılır. Sermaye aynı zamanda şirketin ortaklık yapısını da gösterir. Bir yatırımcı yatırım yapmadan önce sermaye için gerekli belli şartları ve uygulamaları, taahhüt edilen sermayenin ne zaman ödeneceğini, minimum sermaye tutarın ne kadar olduğu gibi soruların cevaplarını araması gerekir.

Marka ve Sınai Mülkiyet Araştırmaları

Sınai mülkiyet hakları patent, faydalı modeller, marka ve tasarımları kapsamaktadır. Ticaret alanında üretilen ve satılan malların üzerindeki üretici veya satıcısının ayırt edilmesini sağlayacak işaretlerin sahipleri adına tescil edilmesini, böylece ilk uygulayıcıların ürünü üretme ve satma hakkına sahip olmalarını sağlayan gayri maddi bir haktır. Dolayısıyla bütün bu hakların başkasına ait olup olmadığının araştırmasının yapılması, ürünlerin veya hizmetlerin her birinin yatırım yapılacak girişime ait olması hususuna dikkat edilmelidir. Aksi taktirde hukuka aykırı bir sonuç doğacağından yatırım fonu riske atılacaktır.

Domain araştırmaları

Basit bir şekilde ifade etmek gerekirse Domain bir Web sitesinin internetteki adı ve adresidir. İnternet ortamında ticaretin hızla gelişmesi sonucu tacirler için domain adresi neredeyse onların unvanı, markası vb. gibi ayırt edici bir niteliğe bürünmüştür. Domain fikri mülkiyet hukuku korunması altında bulunan marka, tanıtım coğrafi işaret gibi işletmeler için gayri maddi malvarlığı niteliğinde değer kazanmıştır. Dolayısıyla yasal düzenlemeler ile koruma altına alınmıştır. Domainlerin tescili sonradan ortaya çıkabilecek uyuşmazlıklar açısından önemlidir. Yatırımcıların girişimlere yatırım yapmadan önce dikkat etmesi gereken hususlardan biri de budur.

Yatırımcı ile Girişimci arasında dikkat edilmesi gereken bazı önemli belgeler ve sözleşmeler

Yatırımcılar girişimlere yatırım yapmadan önce bazı görüşme ve sözleşme aşamalarından geçer. Bunlardan bazıları Gizlilik anlaşması, Ön değerlendirme, Çerçeve sözleşme (Term Sheet), Hukuki ve Finansal İnceleme Raporudur. Yatırımcıların bu aşamalarda uzman bir hukukçudan destek alması önemlidir. Bu belgelerden yatırımcıların en başta özellikle önem göstermesi gerekenlerden bazıları Term Sheet ve Hukuki ve Finansal İnceleme Raporudur.

Yatırımcıların Girişimciler ile yatırım şartlarını özetlediği belgeye Term Sheet (Çerçeve Sözleşme) denir. Yatırımcının girişim şirketine sunduğu şartlar olarak da nitelendirilebilir. Bu belge iki taraf arasında geçerli olması önerilen yatırım şartlarını özetler. Bu aşamanın bilinçsizce yapılması süreci zorlaştırır ve geciktirir. Bu belge hem finansal hem de hukuki başlıklar içerir. Yatırımcı burada yatırımın finansal şartlarını ve yatırımın gerçekleşmesi ile şirket hissedarı olmalarından dolayı şirkette sahip olmak istedikleri imtiyazları belirler.

Yatırımcının yatırım sürecinde; şirketin, girişimcinin, iş fikrinin ve pazarın araştırılmasına Hukuki ve Finansal İnceleme Raporu (Due Diligence) denir. Bu rapor şirketin mali tablolarını ve hukuki belgelerin incelenmesi bunun sonucunda da girişimin güçlü ve zayıf yönlerinin belirlenmesinde etkili olur. Yatırımcılar bu sayede yatırım yaptıkları girişimde karşılaşabilecekleri riskleri de görmüş olur. Yatırımcı ve girişimciler arasında her aşamada bu ve benzeri birçok belge ve sözleşme yapılır ve bunlar girişimci açısından ne kadar önemli ise yatırımcı açısından da bir o kadar önemlidir.

Merve Zengin

Read More
admin Ocak 31, 2022 0 Comments

Vergi Mevzuatı Kapsamında Start-Uplar’ın Dikkat Etmesi Gerekenler

Bir fikre sahip olan ve bunu ticari hayata dökmüş bir girişimcinin vergi kaydı yaptıktan sonra vergi mevzuatı kapsamında bazı yükümlülüklere sahip olduğu su götürmez bir gerçektir.

Türkiye’de vergi vermeye başlamanın ve bir vergi mükellefi olmanın en basit koşulu vergi kaydı yapılması ve akabinde gelir elde edilmeye başlanmasıdır. Bu noktada girişimcinin dikkat etmesi gereken en önemli adım şahıs olarak mı yoksa bir kurum olarak mı vergi kaydı yaptığıdır.

Şahıs olarak vergi kaydı yapıldıysa, mükellefler geliri ile doğru orantılı olarak ‘gelir vergisi’ ödemek durumunda kalmaktadır. Gelir vergisi, gerçek kişilerin bir takvim yılı içerisindeki kazançları ve gelirlerinin safi tutarı üzerinden alınan vergidir.

Kurumsal olarak vergi kaydı yapıldıysa da mükellefler yine gelirleri ile doğru orantılı olarak ‘kurumlar vergisi’ ödemek durumunda kalmaktadır. Kurumlar vergisi ise, kurumların yani, sermaye şirketleri, kooperatifler, kamu kuruluşları ortaklıklar, dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler ve yabancı devletlere ait şirket veya kooperatif olmayan fakat ticarî, sınaî amaç güden kuruluşların kazançları üzerinden alınan vergidir.

Bu doğrultuda girişimcilerin mükellef olduğu anda sahip olduğu ve dikkat etmesi gereken bazı haklar vardır, bu haklar:

  1. Bilgi Alma Hakkı, bilgi almak istenen konunun yazılı bir şekilde ilgili kuruma yazılmasıyla o konu hakkında bilgi alınmasını sağlayan bir haktır.
  2.  Başvuru Hakkı, kişi ve/veya kurum hakkında bir karar verilmişse o kararın gözden geçirilmesini/yeniden değerlendirilmesini talep etmeyi sağlayan bir haktır.
  3. Belirlilik Hakkı, Gelir ile doğru orantılı olarak alınan verginin ne zaman ve hangi esaslara göre alınacağının belirli olmasını sağlayan bir haktır.
  4. Gizlilik ve Özel Hayatın Gizliliği Hakkı, kişinin güttüğü ticari iş faaliyetleri çerçevesinde, ticari defterler, şirket sırları içeren yazışmalar ve evraklar gibi birtakım bilgi ve belgeleri yalnızca ilgili kurumun ve yetkili kişilerin incelemesini ve yetkisiz kişi ve/veya kurumların bu belgelere erişim imkânı bulamamalarını sağlayan haktır.

Son olarak, Gelir Vergisi Kanunu’na yapılan 6663 sayılı ek kanunla 29 yaşının altındaki girişimcilere getirilen vergi istisnasına dikkat etmek gerekir.

Bu kanun ile 29 yaşının altında ve ilk defa gelir vergisi mükellefi olan girişimciler, kazançlarının her vergi dönemi için ayrı ayrı 75.000 TL’ye kadar olan kısımları için üç vergilendirme dönemi boyunca vergi muafiyetinden faydalanabilecektir. Bu muafiyetten faydalanmak için dikkat edilmesi gereken birkaç husus vardır:

  • Girişimcilerin işe başladıklarında, işe başlamayı kanuni süre olan 10 gün içerisinde bildirmeleri gerekmektedir.
  • Girişimcilerin kendi kurdukları işte bilfiil çalışıyor olması gerekmektedir.
  • Faaliyeti durdurulan veya faaliyetine devam eden bir işletmenin ya da mesleki faaliyetin eş veya üçüncü dereceye kadar (bu derece dâhil) kan veya kayın hısımlarından devralınmamış olması gerekmektedir. (Ölüm nedeniyle faaliyetin eş ve çocuklar tarafından devralınması hali hariç)
  • Mevcut bir işe veya ticari faaliyete sonradan ortak olunmaması gerekmektedir.

Yukarıda yer alan detaylara dikkat edildiği sürece aslında bir girişimin vergi mevzuatı kapsamında birçok avantajı bulunmaktadır.

Stj. Av. Özge Sahar

Read More
admin Ocak 31, 2022 0 Comments