KVKK Kapsamında Startup’ların Dikkat Etmesi Gerekenler

Startup Kavramı

Startup kelime anlamı olarak harekete geçme bir işe başlama anlamına gelen; terim olarak da yeni bir faaliyet konusunda işe koyulan ticari işletme olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu tanımdaki yeni faaliyet konusu startupları normal kurulan ticari işletmelerden ayıran en önemli özelliktir. Startuplar bu şekilde ortaya çıkan yeni bir fikri oluşturmayı ya da geliştirmeyi merkezine alan işletmeler olması nedeniyle ilk olarak fikirlerini koruma altına almalıdırlar. Bu ilk aşamadan sonra startupların geçeceği birçok aşama ve atılması gereken birçok adım vardır. Bunlara değinmek gerekirse startuplar yeni fikirlerini hukuki anlamda koruma altına almalı sonrasında çeşitli yatırımlar alıp bunlar hakkında yatırım sözleşmeleri vb. güzel bir hukuki zemine oturtmalıdır. Bunların yanısıra startupların şirketleşme adı altında da birçok yapılması gereken iş ve hukuki anlamda birçok sözleşme vb. gibi dikkat edilmesi gereken husus vardır. İşte bu aşamalarda dikkat edilmesi gereken hususlardan birisi de Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca düzenlenmesi gereken belge, doküman, data vb. her şeydir.

6698 Sayılı Kanun Kapsamında Kişisel Verilerin Korunması

Kişisel verilerin korunması demek kişisel verilerin işlenmesini belli bir disiplin altında yapmak ve Anayasa’da öngörülen özel hayatın gizliliği ve temel hak ve özgürlüklerin korunmasının güvence altına alınmasını sağlamaktır. 6698 sayılı kanunumuzda bu disiplin hali belirli bir düzen içine alınmıştır. 6698 sayılı kanunun en önemli amacı da bu bağlamda kişisel verilerin düzensiz bir biçimde toplanmasının ya da işlenmesinin önüne geçmektir. Kanun kapsamındaki kişisel veriler sadece gerçek kişilerin kişisel verileri iken işleyenin gerçek ya da tüzel kişi olması ise kanunun kapsamı açısından herhangi bir farklılık arz etmemektedir. Öte yandan kişisel verilerin tamamen veya kısmen otomatik yollarla işlenmesi ya da herhangi bir veri kayıt sisteminin bir parçası olmak kaydıyla otomatik olmayan yollarla işlenmesi de herhangi bir farklılık arz etmemektedir. Aynı zamanda otomatik olmayan yollarla işlenip bir veri kayıt sisteminin parçası olmayan kişisel veriler ise kanun kapsamında değildir. Değinilmesi gereken bir diğer özel nokta ise normal şartlarda kanun kapsamında olmayan tüzel kişilerin verilerinin, bir veya birden fazla gerçek kişinin kimliğinin belirlenmesine neden olması halinde ise ilgili tüzel kişilere ait verilerin işlenmesinin de kanun kapsamına dahil olmasıdır.   

Startup’ların Başlangıç Süreçleri ve KVKK

Startup’ların başlangıç aşamasında ilk yapması gerekenin startup’ı oluşturan fikir, inovasyon vb. ana düşüncenin hukuken koruma altına alınması olduğundan yukarıda bahsettik. Burada bahsedilen hukuki koruma kimi zaman Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’na göre bir eser kimi zaman Sınai Mülkiyet haklarından olan patent kimi zaman da faydalı model, marka vb. şekilde karşımıza çıkabilmektedir. Bunlardan hangisinin tercih edileceği ise Startup’ların hangi konuda bir iş yürüteceği ve buna bağlı olarak yapacakları seçime bağlıdır. Bu seçimin yapılması kimi zaman kritik öneme sahip olabilip fikrin korumasının sağlanmasının ciddi bir şekilde üzerine düşülerek yapılması gerekmektedir. Sonrasında startup’ların şirketleşme süreci gelirken bu şirketleşmenin de ticari işletme mi şahıs şirketi mi sermaye şirketi mi olacaklarına karar vermeleri de yapılacak işin özellikleri ve boyutlarına göre değişim göstermektedir. Öte yandan startup’ların şirketleşme sürecinde ve sonrasında yapacakları sözleşmeler ve dokümanlar da önem arz etmektedir. Bunların başında hissedarlar sözleşmesi, hak sahipliği sözleşmesi, gizlilik sözleşmesi, rekabet yasağına ilişkin düzenlemeler vb. gelirken bir diğer önemli durum ise Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca düzenlenmesi gereken dokümanlardır. Startup’ların veya şirketleşme sürecini tamamladıktan sonra şirketlerin herhangi bir şekilde veri toplarken veya bu verileri işlerken 6698 sayılı kanunun öngördüğü şekilde veriler işlenmeli, kişisel veri güvenliğine ilişkin teknik ve idari tedbirler alınmalı ve diğer uyum düzenlemeleri yapılmalıdır. İlgili uyum ve tedbirlerin yanı sıra VERBİS sistemine kayıt ve bununla birlikte Kişisel Veri Envanteri ile Saklama ve İmha politikasının oluşturulması gerekmektedir. Bu bağlamda bu yükümlülükler aynı zamanda şirketlerin gizlilik politikaları, çerez politikaları ve ayrıca başkaca gizlilik sözleşmelerinin de düzenlenmesini gerektirmektedir.

Startuplar açısından duruma ayrıca bakacak olursak bir özel durum da startup’ların henüz iş görecekleri alanlarının ve buna bağlı olarak hangi kişisel verilere hangi tedbirlerin uygulanacağı, hangi uyum süreçlerinden geçileceğinin çok belirgin bir şekilde ortaya konulmamış olmasıdır. Bu nedenlerle startup’ların uygulayacakları veri politikalarında, uyum süreçlerinde ve gizlilik sözleşmeleri gibi prosedürlerde hukuki bir destek almaları ve buna göre hareket etmeleri önem arz etmektedir. Kişisel verilerin korunması kurulunun KVKK 18. Maddesinde kategorize edilerek belirtilen ihlallere göre belirlediği cezaların 2020 yılı için en yükseğinin 1.800.000 TL’yi bulması da alınması gereken hukuki desteğin ne denli önemli olduğunu göstermektedir. Startup’ların bu hukuki desteği alırken bir yandan yaptıkları işle bağlantılı olarak potansiyel müşteri çevrelerini belirlemeleri ve buna bağlı olarak da yapılacak işe göre işlenecek kişisel verilerin önceden belirlenmesi gerekmektedir. Bu belirlemeye bağlı olarak ilgili verilerin nasıl toplanması, nasıl işleneceği ve bu süreçlerin hepsinde KVKK’ya uyumun nasıl sağlanacağı belirli bir çerçeveye oturtulmalıdır.

Startup’ların kişisel verilerin korunmasında izleyeceği yollara da değinmek gerekir. Bu çerçevede şirketler ve daha yolun başında olan startuplar proaktif sorumluluk ilkesine göre hareket etmelidirler. Proaktif sorumluluk ilkesine göre hareket etmek de güçlü altyapılar ve yeterli insan kaynağı oluşturmakla meydana gelecektir. Kişisel verilerin korunmasında uygulanacak yollar ise günümüz teknolojisi ve teknolojiyle hukukun iş birliği ile oldukça çeşitlenmektedir. Klasik yollar olarak hukuki destekle birlikte şirketlerin veya startup’ların verileri korumada uygulanacak yöntemlerin belirlenmesi ve buna uygun sözleşmelerin yapılması gibi yollar günümüzde yine işlerliğini sürdürmektedir. Son zamanlarda ise daha çok bir yapay zekâ yardımıyla ve çeşitli aplikasyonlarla şirketlerin veya startup’ların sahip oldukları verilerinin ortada herhangi bir belirlenme ya da bu tür durumlar olmadan hukuka uygun bir halde işlendiği görülmektedir. Bu gibi durumlar hem KVKK uyum sürecini hızlandırırken hem de ortada bir yapay zekâ olduğu için hataları ya da güvenlik sıkıntılarını en aza indirmektedir.

KVKK Süreçlerinin Startup’lara Kazandırdıkları

Genelde KVKK uyum süreçleri ve bu süreçte yapılması zorunlu gider ve işlemler şirketler ya da startuplar için hep bir zahmet ya da yük olarak gözükürken yazımızın bu bölümünde iyi yönetilecek bir KVKK sürecinin özellikle startup’lara kazandırdıklarından bahsetmek gerekir. Öncelikle iyi yönetilen bir KVKK uyum süreci ve iyi bir veri güvenliği sağlanması her startup için önemli bir itibar sağlanması demektir. Çünkü günümüz şirketlerine ya da startup’larına baktığımızda ortada büyük bir rekabet ortamı vardır ve bu rekabet ortamında her startup KVKK uyum sürecini daha iyi şekilde yöneterek ve iyi bir veri koruması sağlayarak daha fazla müşteri çekmekte, daha fazla güvenilirlikle emin adımlarla sektöre atılmakta ve belki de en önemlisi yatırım alırken yatırımcılar tarafından daha itibarlı gözükerek yatırım şansını daha da artırabilmektedir.  Startuplar için bir diğer kazanç da kendi verilerinin ya da yapılan işe, iş yerine vb. ait verilerin saklanması konusundadır. Günümüzde siber saldırıların arttığı düzey göz önüne alındığında startup’ların girişimcilerinin de bu tehlikeyi hissetmemesi için hiçbir engel yoktur. Nitekim günümüzde henüz fikir aşamasını yeni tamamlamış veya iş planıyla ilgili durumların siber saldırılara maruz kalınarak başkalarının eline geçmesine sıkça rastlamaktayız. Ancak iyi bir KVKK uyum süreci ile bu tehlike de en aza indirilebilir. 

Kişisel verilerin işlenmesinin yanında bu verilerin hukuka uygun şekilde kullanılması da günümüzde şirketler ve startuplar için hayati bir öneme sahip olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde verilerin hukuka uygun şekilde alınarak kullanılması aydınlatma metni, açık rıza, verilerin silinmesi gibi şeffaf yöntemler kullanılarak belli ölçülerde sağlanmaktadır. Bu çeşit yöntemlerin kullanılması kişilerin kendi rızaları ile verilerini paylaşmalarının yanı sıra bu verilerin kullanılıp daha iyi hizmet vermek için önemli geliştirmeler yapılmasında da startuplara birçok katkı sağlayacaktır. Günümüz ticari hayatında verilerin kullanılması şirketlere ve startup’lara müşteri çevreleri ve gelecek planları dahil olmak üzere birçok konuda görüşe sahip olmak ve bunun sonucu olarak da daha iyi hizmet vermeyi sağlayacaktır. Henüz fikirlerini işe dökme ve müşterileriyle yeni tanışma aşamasında olan startuplar için bu verilerin hukuka uygun şekilde kullanılmasının yukarıda saydığımız katkılarının ne denli daha önemli olduğu ve bu verilerden elde edilecek faydayla startup’ların yükselmesinin ve yaptıkları işte daha iyi bir müşteri memnuniyeti sağlamasının daha olası olduğu aşikardır. Saydığımız bu kadar fayda bile göstermektedir ki KVKK uyum süreçleri startuplar için külfet olmak yerine olumlu bir kazanım olarak görülürse bir startup’ın bu süreçten kazanacağı çok şey vardır. Bu kazançlar yukarıda saydığımız gibi yatırım alma sürecinden henüz fikir aşamasında fikrin korunmasına kadar, verilerin hukuka uygun şekilde işlenip yapılacak işle ilgili faydalı dataların elde edilmesinden müşterilerin gözündeki itibarın artmasına kadar neredeyse bütün aşamalarda karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenlerle iyi yönetilecek bir KVKK uyum sürecinin startuplar için çok kazançlı ve faydalı olması sebebiyle bu sürece gereken önemin verilmesi gerekmektedir.

KVKK Kapsamında Uygulanan İdari ve Cezai Yaptırımlar

KVKK kapsamında yapılması gerekenler ve atılması gereken adımlar belirtilmiştir. Sıradaki değinilmesi gereken konu ise bu sürece uymadan işlenen veya korunmayan veriler olduğunda uygulanacak yaptırımlardır. KVKK’nın 10. Maddesinde belirtilen aydınlatma yükümlülüğü, 12. Maddedeki veri güvenliğine karşı yükümlülükler, 15. Maddede belirtilen Kurul kararlarının yerine getirilmesi yükümlülüğü ve 16. Maddede belirtilen Veri Sorumluları Siciline kayıt ve bildirim yükümlülüğü gibi yükümlülüklere uymayanlara Kurul tarafından idari yaptırım uygulanması ve verilecek para cezaları hüküm altına alınmıştır. Startup’ların henüz ekonomik durumdan şirketler kadar rahat bir konumda olmaması ve para cezalarının startup’ların ekonomisine vereceği zarar göz önüne alındığında KVKK uyum süreçlerinin ne kadar daha önemli olduğu tekrardan karşımıza çıkmaktadır. 

İdari para cezalarının yanı sıra bu süreçteki bazı hukuka aykırılıklara cezai yaptırımlar da öngörülmüştür. İlgili hukuka aykırılıklar başlıca kişisel verilerin kaydedilmesi suçu, verileri hukuka aykırı olarak verme ve ele geçirme suçu ve verileri yok etme suçu olarak karşımıza çıkmaktadır. 

İdari ve cezai yaptırımların bu denli ayrıntılı şekilde düzenlenmesi ve yüksek yaptırımlar içermesi de startup’ların hiç istemeyeceği şekilde sonuçlar doğmasına neden olabilecektir. 

Startuplar İçin İyi Sürdürülen KVKK Uyum Süreci

Yukarıda iyi bir KVKK uyum sürecinin ve veri güvenliğinin sağlanmasının startup’a sağlayacağı katkıları sıralamıştık. Bunun yanı sıra öngörülen idari ve cezai yaptırımlara da değindik. Tüm bu saydıklarımızın da bizlere gösterdiği sonuç iyi bir KVKK uyum sürecinin startup’lara çokça artısı olduğu ve bu nedenle üzerine çok ciddi bir şekilde düşülmesi gerektiğidir. Saydığımız nedenlerin yanı sıra kişisel verilerin her insanın özel hayatına dahil olduğu, özel hayatın gizliliğinin anayasal temel haklardan olduğu, kişisel verilerin hukuka aykırı şekilde kullanılmasının veya korunmamasının insanların bu temel haklarını ihlal ettiğini ve hukuksal vicdan boyutuyla da bakınca çok büyük bir hukuka aykırılık olduğunu unutmamak gerekir. 

Sayılan bunca neden ve günümüz teknolojik gelişmeleri sonucunda kişisel verilerin öneminin her geçen gün daha da artması her alanda olduğu gibi startup’ların da bu alanda ne kadar dikkatlice hareket etmesi gerektiğini önümüze sermektedir. Startup’ların kişisel veri güvenliğini sağlamada iyi bir teknolojik altyapı kurmaları ve IT çalışmaları yapmalarının yanı sıra uyum süreçlerini yönetirken ve izlenecek yolu planlarken de iyi bir hukuki destek almaları son derece önemlidir.

Eren Kurukız

Read More

Sözleşme Yaparken Startupların Dikkat Etmesi Gerekenler

Startup Nedir?

Kelimeyi tam anlam olarak karşılayamasa da Startup Girişimcilik olarak tanımlanabilir. Her girişim hareketinde olduğu gibi startuplarda da kazanç garanti edilemez. 

Startupların karmaşık yapısı sonucu hangi şirketlere bu isim verileceği de tam belirlenmesi güç bir sorundur. Çoğu alanda faaliyet gösterebilen girişimlerden yalnız sınırlı alanda sıkışıp kalmayan ve bu fiili küresel alana taşıyan girişimlere startup diyebiliriz.

Peki startuplar iş hayatında hangi sözleşmelerle muhatap olur ve bu sözleşmelerde nelere dikkat etmelidir? İşte bu yazımızda bu soruların cevabını öğreneceğiz. 

Bir startup sözleşmelerle karşılaşmaya ilk olarak kuruluş, şirketleşme sürecinde başlar. Şirketleşme sürecinde startupların sektör, kişi ve sermayesine göre şahıs – sermaye şirketi türlerinden hangisine gireceği ile eyleme geçireceği düşünceleri farklılık gösterecektir. 

Startup ile sözleşme karşılaşması bu şirketleşme süreci içerisinde hal ve koşulun gerekliliklerine göre; Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakkı Devir Sözleşmeleri, Gizlilik Sözleşmeleri, Hisse Sözleşmeleri, Rekabet Yasağı ile ilgili sözleşmeler, İş, İşçi Sözleşmeleri, Kişisel Verilerin Korunması Hakkındaki gibi sözleşmelerle devam edecektir. 

Bu sözleşmelere taraf olan startuplar nelere dikkat etmelidir?

Öncelikle;

• Startup her şeyi yazı ile düzenlemeli, onaylamalıdeğiştirmelidir.

Startuplar yeni girişim hareketleri olduğu için faaliyet gösterdikleri alanlarda “piyasanın köpek balığı” adı verilen birtakım büyük şirketlerin gölgesinde kalmamak, bu şirketlerle yarış halinde iken hukuken de korunan haklarına sahip çıkmak ve gerek müşteri portföyü ile olsun gerek rakipleri, kendi çalışanlarıyla olsun yapacağı, alacağı her kararını yazıya dökmekte fayda görecektir.

• Sözleşme incelemesini aceleye getirmemelidir.

Şayet kendisinin hazırlamadığı bir sözleşme ise sözleşme maddelerini iyi okuyup analiz etmeli, gerektiğinde hukuki danışmanlık almalı, bu maddelerin kendi girişimine sağlayacağı fayda ve asla atlamadan kendisine getireceği zararı da düşünerek sözleşmenin tarafı olmalıdır. İyi değerlendirme ve bilgilendirme yapılmadan imzalanan sözleşmeler startupları büyütmekten çok zarara uğratabileceği riski yabana atılmamalıdır.

• Sözleşmelerdeki maddelerin esnek olabileceğini unutmamalıdır.

Taraf olunacak sözleşme çeşidine göre değişmekle birlikte bu maddelerin her iki tarafın da yararına şeklinde değiştirilebileceği, ortak noktada buluşmaktan tutun da belli fedakarlıklar ölçüsünde karşı tarafında elbette ki irade beyanının bu yönde olduğunun tespiti ile bir tarafın daha fazla yararına olacak şekilde değiştirilebileceğini atlamamalıdır.

• Çalışanlarla yapılacak sözleşmelerde Türk İş Hukuku Mevzuatına uygunluk sağlanıp sağlanmadığına dikkat edilmelidir.

Çalışanların bu kanun kapsamında işçi mi sayıldığı yoksa Genel Hükümler uyarınca mı korunacağı konusunda hukuki destek almaktan kaçınılmaması gerekmektedir.

• Sözleşmeye konulacak hükümlerin hukuken varlığı kabul edilebilir, kanunun sözleşmenin iptaline yahut işbu hükümlerin yazılmamış sayılmasına karar vereceği türden düzenlemelerin yapılmaması gerekmektedir.

• Sözleşmeye kanunun izin verdiği ölçüde cezai şart, tazminat konulabileceği unutulmamalıdır. 

Kanunumuz Genel Hükümler uyarınca tarafların cezai şart belirleyebilmesine uygunluk sağlar. Buna göre belirlenen cezai şart hâkim nezdinde aşırı değilse uygulanabilir olacaktır. 

• Sözleşmeye Tahkim şartı konulabilir. 

Türk Hukukunda mahkemeler haricinde yargılama yapma yetkisine sahip alternatif bir yol varsa o da Tahkimdir. Tahkim özel hakemler tarafından yargılamanın daha kısa sürede tamamlanmasını sağlamaktadır. Kanun her uyuşmazlık olmamakla birlikte Tahkim yargılaması yapılabilecek bazı hususlarda Tahkim şartının taraflarca uygun görülmesi halinde sözleşmeye eklenebileceğini söylemektedir.

• Sözleşmede ileride belirsizlik doğurabilecek her hususun kâğıda döküldüğünden emin olunulmalıdır. 

Her ticari ilişkide olduğu gibi startupların da güvendiği, yakın bulduğu insanlarla iş hayatında ilişki kurması sırasında birbirlerine güvenden ötürü bazı hususları yazıya dökmenin gerek olmadığı düşünülse de aslında bu adım ileride belirsizlik yaratıp uyuşmazlığa varabilecek bir yolun ilk adımıdır. Bu sebeple taraflar ne kadar birbirine güveniyor olursa olsun tüm sözleşmelerde, hususlar belirsiz bırakılmamalı, yoruma açık olmamalı ve mutlaka alenen yazılmalıdır.

• Son olarak konusu ne olursa olsun bir sözleşme imzalanmadan önce mutlaka bir avukata danışılmalıdır. 

Günümüzde bolca hareketlilik, çeşitlilik gösteren girişimciler arasında özellikle Startupların küresel piyasada “ben buradayım” dedirtecek adımlarını atmadan önce alacağı en ufak önlemler dahi ileride karşısına dağ gibi çıkabilme riski olan bu tehlikeleri şimdiden halletmesi demek olacak ve fakat bu adımlarının da hukuka uygunluğu konusunda emin olabileceği bir destek ile atılması girişim hareketinin başarıya ulaşmasındaki ufak engelleri aşmasına yetecektir.

Stj. Av. Aybüke Nurdan Terkeş

Read More
admin Mart 11, 2022 0 Comments

Fikri Haklar Kapsamında Startupların Dikkat Etmesi Gerekenler

Yeni bir ticari işletmeye başlama yani startup’lar yeniliğe ve gelişime odaklanmaktadırlar. Bu girişimde etkili ve yeni fikirlerin korunması kuşkusuz büyük önem arz etmektedir. Peki startup kurucularının fikirlerini koruması için dikkat etmesi gereken hususlar nelerdir? Yeni girişimlerin hukuka ihtiyacı var mıdır? Hukuk insanın olduğu her alanda bulunduğu için yeni bir girişime atılırken de hukuka çokça ihtiyaç duyulmaktadır.

Bilindiği üzere tek başına fikrin korunması imkânı hukukumuzda tanınmamıştır. Fikrin somutlaşması, dış dünyada algılanabilir olması gibi belli koşulların sağlanması halinde hukuken korunacaktır. Fikrinizin eser olarak korunmasını sağlama sürecinde iş birliği yaptığınız tarafla gizlilik sözleşmesi yapılması önemlidir. Bu sayede startup’ınıza ilişkin fikirlerin üçüncü kişilerle paylaşılmasının önüne geçmiş olacaksınız. Gizlilik sözleşmesi sürecince fikrinize ait proje tamamlandığında tescil aşamasına geçilmelidir.

Eserin tescille korunabilmesi için objektif ve sübjektif unsurlara sahip olması gerekmektedir. Objektif unsurdan kasıt Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda ‘’numerus clauses’’ yani tahdidi olarak sayılan eser sınıflarının en az birine tabi olmasıdır. Bu sınıflandırmalar şu şekildedir: İlim ve edebiyat eserleri, musiki eserleri, güzel sanat eserleri, sinema eserleri, işlemeler ve derlemeler şeklindedir. Subjektif unsur ise esasa göre değerlendirilir. Esastan kasıt eserin, sahibinin hususiyetini taşımasıdır. Kısaca özetlemek gerekirse Kanun’da sayılan eser türlerden birine dahil olan ve sahibinin hususiyetini taşıyan ürünler eser korumasından yararlanabilecektir. Bu çerçevede startup’ınıza ilişkin fikirleriniz FSEK korumasına tabi olacaktır.

Startup girişiminin korunması açısından önemli olan bir diğer husus ise şirketleşme aşamasıdır. Bilindiği üzere şirketler şahıs şirketi ve sermaye şirketi olarak iki grupta değerlendirilmektedir. Şirketlerin türlerine göre ortakların yasal ve mali sorumlulukları ile vergi yükümlülükleri farklılık göstermektedir. Bu noktada ortaklığınız açısından size en uygun olan ortaklık yapısının seçilmesi konusunda yasal danışmanınız yardımcı olacaktır.

Şirkete ilişkin bilgilerin üçüncü kişilerle paylaşılmaması adına yapılan gizlilik sözleşmesi gibi ortaklar arasında da rekabet yasağına ilişkin düzenleme yapılması da girişiminizi koruyacak bir korumadır. Rekabet yasağı ortakların, ortaklık süresince faaliyet gösterilen sektörde doğrudan veya dolaylı olarak rekabet etmemeyi gerektirir. Rekabet yasağı düzenlemesi ile ileride doğabilecek hukuki ihtilafların önüne geçilmesi mümkündür.

Startup girişimlerinin aynı zamanda Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile de uyumlu olması gerekmektedir. Şirket tarafından toplanan veriler KVKK kapsamında hukuka uygun bir şekilde kullanılması ve saklanılmalıdır. Bu noktada VERBİS kayıtları ve imha politikası oluştururken yasal danışman ile çalışmanızı tavsiye ederiz. Fikirleriniz bizler için çok kıymetli olduğundan girişiminizin ilk aşamasından son aşamasına kadar titiz bir şekilde planlı, programlı ve özverili olarak alanında uzman kadro ile yasal danışmanlık hizmeti vermekteyiz. Girişiminiz için hızlı ve etkili adımlar atmak istiyorsanız ayrıntılı bilgi için bizimle irtibata geçiniz.

Stj. Av. Yasemin Dilber

Read More
admin Mart 10, 2022 0 Comments

Şirketleşme Kapsamında Startupların Dikkat Etmesi Gerekenler

Bir startup için en önemli aşamalardan biri şirketleşmektir. Zira şirketleşme ile startup daha ciddi bir kimlik kazanacak, destek bulma ve büyüme fırsatları elde edebilecek ve markalaşma şansını arttıracaktır.

Şirket kurma kararı verildikten sonra akla birçok soru gelecektir.
Hangi şirket türü tercih edilecek?
Finansman nasıl sağlanacak?
Şirketin merkezi neresi olacak?
Şirketin unvanı ne olacak?
Ortakların görev ve sorumlulukları neler olacak?
Yeni ortakların şirkete girmesi mümkün olacak mı?
Pay sahipleri arasındaki ilişkiler nasıl olacak?

Şirket Türünün Seçimi

İlk etapta verilmesi gereken en önemli karar şirket türünün seçimi olacaktır.

Daha sonra ise tüm detaylar belirli sözleşmelerle düzenlenecektir. Sözleşmelere dair detayları hukuk rehberimizde bulabilirsiniz.

Şirket türünün seçimine dair karar verilirken girişimin yapısı, hedefleri ve beklentileri dikkate alınmalı ve mutlaka iyi bir hukuk danışmanı tarafından girişimcilere her bir şirket türünün detayları anlatılmalıdır.

Zira her bir şirket türü bakımından borçlardan sorumluluk, vergilendirme, şirket organları, birleşme devralma imkanları gibi hususlarda farklılıklar bulunmaktadır. İşte bu yüzden ilk aşamada yapılacak doğru seçim son derece önemli olacaktır.

Örneğin anonim şirketler halka arz edilebilir ve payları borsada işlem görebilir. Payların devri hususunda ise bir genel kurul kararı veya onayı aranmamaktadır. Pay sahipleri serbestçe paylarını devredebilmektedir. Bu özelliğinden dolayı anonim şirket türü yatırım süreçleri için son derece işlevseldir ve tercih edilir.

Anonim şirketlerden farklı olarak limited şirketlerde ise yalnızca nama yazılı pay çıkarılabilmekte ve halka arz olunamamaktadır. Bu şirket türünde pay devri için genel kurul onayı gerekmektedir.

Anonim ve limited şirketlerde şirket borçlarından sınırlı sorumluluk esası vardır, ortaklar taahhüt ettikleri sermaye oranının da borçlardan sorumlu olur.

Adi ortaklık veya şahıs şirketi tercih edildiğinde ise şirket borçlarından tamamen sorumlu olunacağı gibi yatırım süreçleri için tavsiye edilmez, zira sermayenin paylara bölünmesi ihtimali söz konusu olamaz.

Sözleşme Süreçleri

Startupınız için bir şirket kurmaya karar verdiniz ve şirket türünü seçtiniz. Bu aşamadan sonra belirli sözleşmelerin hazırlanması gerekecektir.
Sözleşme sürecinin doğru yönetilmesi şirketin kar elde etme ihtimalinin artmasını sağladığı gibi, girişimcinin haklarını koruma altına alarak ilerde doğması muhtemel birçok masrafın da önüne geçecektir. Bu sebeple her ne kadar startuplar sınırlı bütçeyle kuruluyor olsa da hukuki danışmanlık için yapılacak harcamalardan imtina edilmemelidir.

Şirket Esas Sözleşmesi

Esas sözleşmede; şirketin ticaret unvanı ve merkezi, işletme konusu, sermaye ve paylara dair detaylar, ortaklarının temel hak ve yükümlülükleri, yönetim ve işleyişe dair ilkeler yer alır.

Bu sözleşme şirketin anayasası gibi olacaktır ve hazırlanması zorunlu bir sözleşmedir. Bu yüzden mutlaka bir hukuki danışman eşliğinde hazırlanması gerekir. Aksi takdirde atlanan bir detay veya hatalı bir clause ilerde büyük hukuki uyuşmazlıklara ve masraflara sebep olabilir.

Fikri ve Sınai Mülkiyet Haklarının Devrine İlişkin Sözleşme

Kurucu ortak veya çalışanın şirket kurulumundan önce oluşturduğu marka, patent telif vb. fikri ve sınai mülkiyet haklarının şirkete devrinin sağlanması için fikri ve sınai hakların devrine ilişkin bir sözleşmenin hazırlanması gerekmektedir. Şirket faaliyetinin hukuka uygunluğu bakımından bu sözleşmenin hazırlanması şarttır.

Gizlilik Sözleşmesi

Şirkete ilişkin ticari, mali, hukuki ve teknik bilgiler ile marka, lisans ve telif hakları gibi tüm fikri ve sınai mülkiyet hakları, ticari sır ve her türlü bilgi ve belgelerin şirket onayı olmadıkça üçüncü bir gerçek/tüzel kişiye açıklanmamasını temin etmek amacı ile taraflar arasında Gizlilik Sözleşmesi düzenlenmelidir.

Pay Sahipleri Sözleşmesi, Pay Alım & Satım Sözleşmesi

Pay sahipleri sözleşmesi esas sözleşmeden farklı olarak herkese açık bir sözleşme değildir. Ortakların birbirleri arasındaki ilişkiyi ve şirketi beraber nasıl yöneteceklerini daha detaylı düzenler ve yapılması önerilir.

Bu sözleşme ile pay sahipleri arasındaki ilişkiler hukuki çerçeve içerisine alınarak ilerde doğması muhtemel uyuşmazlıkların engellenmesi sağlanacaktır. Ön alım hakkı, rekabet yasağı gibi son derece önemli hususlar da bu sözleşme kapsamına dahildir.

Pay alım satımına ilişkin detaylar da mutlaka bir sözleşme ile düzenlenmelidir. Zira sermaye artırımı sürecinde payların sulanması (dilution) ihtimali ilk pay sahiplerini zarara uğratabilir. Startuplar bakımından bu ihtimal son derece olasıdır zira startupların sermayesi çoğunlukla yeni yatırımcıların pay satın almasıyla arttırılır.

Bu ihtimalde şirket sermayesi arttığı gibi sermayeyi temsil eden pay sayısı da artar ve kurucu pay sahiplerinin payı yeni sermaye bedeline oranla değer kaybeder. Bu duruma payların sulanması denir.

Pay sahipleri sözleşmesine pay sulanmasına karşı hükümler koyulabilir. İlerideki yatırım turlarında pay oranlarının düşmesini istemeyen ilk tur yatırımcıları kurucular ile yapacakları sözleşmeye bu tarz maddelerin eklenmesini isteyebilir.

Stj. Av. Enise Bozatlı

Read More
admin Ocak 31, 2022 0 Comments

Yatırımcıların Startuplarda Dikkat Etmesi Gerekenler

Bir işi, bir fikri hayata geçirmek için girişimciler desteğe ihtiyaç duyar. Girişimci ile üçüncü kişi veya kurumlar arasındaki ilişki yatırım süreci olarak değerlendirilir. Girişimci yatırım süresince potansiyel yatırımcı hakkında araştırma yapmalı aynı şekilde yatırımcı da girişimci için gerekli olabilecek araştırmaları yapmalıdır. Yatırımcı bir girişim için fon sağlayan kişiye denir. Yatırımcıdan beklenen sadece finansal kaynak sağlaması değil, girişimin önünü açması büyümesine destek olması, geniş kitlelere yayılmasına yardımcı olmasıdır. Yatırımcıların bir girişime destekte bulunmadan önce nelere dikkat etmesi neleri önemsemesi gerektiği önemlidir. İşte yatırımcıların bir girişime destekte bulunurken dikkat etmesi gerekenler:

İş Modeli

Yatırımcılar iş modellerini titizlikle incelemelidir. Girişimin değer teklifi, müşteri segmentleri, kanallar, müşteri ilişkileri, gelir kaynakları, aktiviteleri, kaynakları, iş ortakları, maliyet yapısı yatırımcılar için çok önemlidir. Değer teklifi nasıl bir değer sunulduğu, hangi ihtiyaçların karşılandığı, mevcut problemlerden hangileriin çözüldüğüne dair önerilerdir. Müşteri segmentleri girişimcilerin ulaşmayı hedeflediği kişi/kuruluşları temsil eder. Kanallar müşterilere ulaşma yollarını belirler. Müşteri ilişkileri müşteriler ile nasıl iletişime geçileceğini, kurulacak ilişki türünü belirler.Gelir kaynakları girişimlerin sunduğunuz hizmet karşısında, müşteri segmentinden ne kadar gelir elde edeceğinin belirlenmesidir. Kaynaklar iş modelinin etkili olabilmesi için gerekli olan varlıkları ifade eder. Aktiviteler girişimcinin iş modelini başarılı kılabilmesi için yapması gereken öncelikli işlerdir. İş ortaklıları işi başlatmak için hangi ortaklara veya tedarikçilere ihtiyaç olduğunun belirlenmesidir. Maliyet yapısı ise iş modelini sürdürebilmek için katlanılan maliyetlerin özetidir. Yatırımcılar iş modellerini önemle incelemeli sürdürülebilirliği yüksek ve karlı girişimlere yatırım yapmaya özen göstermelidirler.

Ekip ve İş Planı

Girişimci ve ekip girişimin başarılı olmasında en önemli unsurlardan biridir. Birbirini tamamlayan ve güvenen insanların ortak bir hedefe ve başarıya ulaşmak için birlikte yürüttükleri iş yani ekip çalışması oldukça önemlidir. Yatırımcı girişimde bulunan ekibi iyi tanımalı ve planlarını iyi analiz etmelidir. İyi bir iş planı düzenli, özverili güçlü bir ekip ister. Girişimin etkin bir şekilde hizmet ve ürün üretebilmesi için ekibin kendi alanlarında yatkın kişilerden oluşması gerekmektedir. Girişimin önemli alanlarını kapsayan yeterli sayıda çalışan var mı? yeterli çalışanın yanı sıra alanında uzman çalışanlar var mı? Dikkat edilmesi gerekir.

İşletim kontrolü yani işletme politikaları ve prosedürleri geliştirilmiş mi? yapılan işi kontrol etme, yatırımın ne denli faydalı olduğunu anlama açısından önemlidir. İş planı işin her aşamasında neyin doğru neyin yanlış yapıldığını gösterir. Başarı ve büyüme olasılıklarının değerlendirilmesini sağlar. Dolayısı ile her yatırımcı basiretli bir iş insanı gibi davranmak adına tüm bunlara özen göstermiş olmalıdır.

Girişim Hangi Pazara Hitap Ediyor?

Bir girişimin hangi pazara hitap ettiği yatırımcılar için oldukça önemlidir. Yatırım yapmak istenen pazarın yatırımcının ilgi alanı olmasının yanı sıra bilgi de önemlidir. Yatırımcılar Girişim hangi pazara hitap ediyor? Büyüklüğü nedir? Pazarın büyüklüğünü etkileyen faktörler nelerdir? gibi sorulara yanıt aramalıdırlar. Öncelikle “Pazar nedir?” sorusuna cevap verecek olursak; ekonomide her türlü mal ve hizmetin alınıp satıldığı veya takas yolu ile el değiştirdiği yer olarak tanımlanır. Pazar büyüklüğü ise üretilen ürünleri alabilecek olan potansiyel müşteri kitlesidir. Dolayısıyla yatırımcı açısından girişimin doğru pazarda doğru hedef kitleye hitap etmesi önem taşır. Girişim tarafından hedeflenen pazarın yerel Pazar mı yoksa küresel Pazar mı olduğuna pazarın büyük ve fırsatlar açısından zengin olması girişime avantaj sağlayacağı gibi bir yatırımcı da bunlara önem vermelidir.

Rekabet

Girişimcilerin fikrine karşılık piyasada onun fikri ile rekabet edecek girişimlere karşı strateji geliştirmiş olması gerekir. Fikrin rekabetçi ve sürdürülebilir rekabet avantajının olması bu hususta önemlidir. Nedir rekabetçi fikir? Rekabetçi fikir piyasadaki diğer fikirler ile başa çıkan, bu fikirlerden aşağıda kalmayacak ve kendi alanında öncü olabilecek fikirdir. Bir yatırımcı için de fikir piyasadaki diğer fikirler ile rekabetçi mi? diğerlerinin önüne geçebilir mi? bunlar önem arz eder. Bir yatırımcı yatırım yapacağı girişimin piyasadaki diğer rakipleri karşısında sürdürülebilir rekabet avantajının olup olmadığına bakmalı bulunduğu pazar içerisindeki konumunu iyi anlamalıdır.

Çıkış Stratejisi

Girişimciler iş modellerini belirlerken bunun yanı sıra bir çıkış stratejisi de belirlemelidirler. Bir işin başlangıçta planlanırken nasıl sonlandırılacağını da belirlemek gerekir. Bazı önem arz eden noktalara gelindiğinde ne yapılacağına baştan karar verilmiş olması önemlidir. Çıkış stratejileri halka arz, stratejik ortağa satış, finansal ortağa satış, şirket ortaklarına geri satış gibi olabilmektedir. Yatırımcıların nihai hedeflerini baştan belirlemeleri gerekmektedir. Edinilen hisseleri değer kazandıktan sonra bir sonraki seviye yatırımcıya veya stratejik bir yatırımcıya satarak şirketten çıkış yapıp yapmayacağını belirlemeleri önemlidir.

Ticaret sicil kaydı

Ticari sicil kaydı oluşturmak üçüncü kişilerin bilgilenmesi ve işletmeyi takip edebilmek açısından önem arz eder. Bir nevi kimlik işlevi gören ticaret sicil belgesi aynı zamanda şirket sahibinin kazandığı hakların korunmasını sağlar. Sicil esas defteri, gelen evrak defteri, giden evrak defteri, ihtar ve ceza defterleri, ticari işletme rehini kaydına mahsus defterleri de bünyesinde bulunduran ticaret sicil kaydı yatırımın gerçekleşmesi ile girişim şirketi hissedarı olmalarından dolayı, şirkette sahip olmak istedikleri imtiyazları belirlemiş olan yatırımcılar açısından önemlidir. Yatırımcıların şirketlere yatırım yapmadan önce ticari sicil kaydı olup olmadığına bakması ileride beraberinde getireceği birçok sorun ve hakların korunması açısından önem teşkil eder.

Şirket sermayesi ve Ortaklık

Bir şirketin harcamalarını karşılamak için ortakların koydukları para veya paraya çevrilebilecek malların tamamı şirket sermayesi olarak adlandırılır. Sermaye aynı zamanda şirketin ortaklık yapısını da gösterir. Bir yatırımcı yatırım yapmadan önce sermaye için gerekli belli şartları ve uygulamaları, taahhüt edilen sermayenin ne zaman ödeneceğini, minimum sermaye tutarın ne kadar olduğu gibi soruların cevaplarını araması gerekir.

Marka ve Sınai Mülkiyet Araştırmaları

Sınai mülkiyet hakları patent, faydalı modeller, marka ve tasarımları kapsamaktadır. Ticaret alanında üretilen ve satılan malların üzerindeki üretici veya satıcısının ayırt edilmesini sağlayacak işaretlerin sahipleri adına tescil edilmesini, böylece ilk uygulayıcıların ürünü üretme ve satma hakkına sahip olmalarını sağlayan gayri maddi bir haktır. Dolayısıyla bütün bu hakların başkasına ait olup olmadığının araştırmasının yapılması, ürünlerin veya hizmetlerin her birinin yatırım yapılacak girişime ait olması hususuna dikkat edilmelidir. Aksi taktirde hukuka aykırı bir sonuç doğacağından yatırım fonu riske atılacaktır.

Domain araştırmaları

Basit bir şekilde ifade etmek gerekirse Domain bir Web sitesinin internetteki adı ve adresidir. İnternet ortamında ticaretin hızla gelişmesi sonucu tacirler için domain adresi neredeyse onların unvanı, markası vb. gibi ayırt edici bir niteliğe bürünmüştür. Domain fikri mülkiyet hukuku korunması altında bulunan marka, tanıtım coğrafi işaret gibi işletmeler için gayri maddi malvarlığı niteliğinde değer kazanmıştır. Dolayısıyla yasal düzenlemeler ile koruma altına alınmıştır. Domainlerin tescili sonradan ortaya çıkabilecek uyuşmazlıklar açısından önemlidir. Yatırımcıların girişimlere yatırım yapmadan önce dikkat etmesi gereken hususlardan biri de budur.

Yatırımcı ile Girişimci arasında dikkat edilmesi gereken bazı önemli belgeler ve sözleşmeler

Yatırımcılar girişimlere yatırım yapmadan önce bazı görüşme ve sözleşme aşamalarından geçer. Bunlardan bazıları Gizlilik anlaşması, Ön değerlendirme, Çerçeve sözleşme (Term Sheet), Hukuki ve Finansal İnceleme Raporudur. Yatırımcıların bu aşamalarda uzman bir hukukçudan destek alması önemlidir. Bu belgelerden yatırımcıların en başta özellikle önem göstermesi gerekenlerden bazıları Term Sheet ve Hukuki ve Finansal İnceleme Raporudur.

Yatırımcıların Girişimciler ile yatırım şartlarını özetlediği belgeye Term Sheet (Çerçeve Sözleşme) denir. Yatırımcının girişim şirketine sunduğu şartlar olarak da nitelendirilebilir. Bu belge iki taraf arasında geçerli olması önerilen yatırım şartlarını özetler. Bu aşamanın bilinçsizce yapılması süreci zorlaştırır ve geciktirir. Bu belge hem finansal hem de hukuki başlıklar içerir. Yatırımcı burada yatırımın finansal şartlarını ve yatırımın gerçekleşmesi ile şirket hissedarı olmalarından dolayı şirkette sahip olmak istedikleri imtiyazları belirler.

Yatırımcının yatırım sürecinde; şirketin, girişimcinin, iş fikrinin ve pazarın araştırılmasına Hukuki ve Finansal İnceleme Raporu (Due Diligence) denir. Bu rapor şirketin mali tablolarını ve hukuki belgelerin incelenmesi bunun sonucunda da girişimin güçlü ve zayıf yönlerinin belirlenmesinde etkili olur. Yatırımcılar bu sayede yatırım yaptıkları girişimde karşılaşabilecekleri riskleri de görmüş olur. Yatırımcı ve girişimciler arasında her aşamada bu ve benzeri birçok belge ve sözleşme yapılır ve bunlar girişimci açısından ne kadar önemli ise yatırımcı açısından da bir o kadar önemlidir.

Merve Zengin

Read More
admin Ocak 31, 2022 0 Comments

Vergi Mevzuatı Kapsamında Start-Uplar’ın Dikkat Etmesi Gerekenler

Bir fikre sahip olan ve bunu ticari hayata dökmüş bir girişimcinin vergi kaydı yaptıktan sonra vergi mevzuatı kapsamında bazı yükümlülüklere sahip olduğu su götürmez bir gerçektir.

Türkiye’de vergi vermeye başlamanın ve bir vergi mükellefi olmanın en basit koşulu vergi kaydı yapılması ve akabinde gelir elde edilmeye başlanmasıdır. Bu noktada girişimcinin dikkat etmesi gereken en önemli adım şahıs olarak mı yoksa bir kurum olarak mı vergi kaydı yaptığıdır.

Şahıs olarak vergi kaydı yapıldıysa, mükellefler geliri ile doğru orantılı olarak ‘gelir vergisi’ ödemek durumunda kalmaktadır. Gelir vergisi, gerçek kişilerin bir takvim yılı içerisindeki kazançları ve gelirlerinin safi tutarı üzerinden alınan vergidir.

Kurumsal olarak vergi kaydı yapıldıysa da mükellefler yine gelirleri ile doğru orantılı olarak ‘kurumlar vergisi’ ödemek durumunda kalmaktadır. Kurumlar vergisi ise, kurumların yani, sermaye şirketleri, kooperatifler, kamu kuruluşları ortaklıklar, dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler ve yabancı devletlere ait şirket veya kooperatif olmayan fakat ticarî, sınaî amaç güden kuruluşların kazançları üzerinden alınan vergidir.

Bu doğrultuda girişimcilerin mükellef olduğu anda sahip olduğu ve dikkat etmesi gereken bazı haklar vardır, bu haklar:

  1. Bilgi Alma Hakkı, bilgi almak istenen konunun yazılı bir şekilde ilgili kuruma yazılmasıyla o konu hakkında bilgi alınmasını sağlayan bir haktır.
  2.  Başvuru Hakkı, kişi ve/veya kurum hakkında bir karar verilmişse o kararın gözden geçirilmesini/yeniden değerlendirilmesini talep etmeyi sağlayan bir haktır.
  3. Belirlilik Hakkı, Gelir ile doğru orantılı olarak alınan verginin ne zaman ve hangi esaslara göre alınacağının belirli olmasını sağlayan bir haktır.
  4. Gizlilik ve Özel Hayatın Gizliliği Hakkı, kişinin güttüğü ticari iş faaliyetleri çerçevesinde, ticari defterler, şirket sırları içeren yazışmalar ve evraklar gibi birtakım bilgi ve belgeleri yalnızca ilgili kurumun ve yetkili kişilerin incelemesini ve yetkisiz kişi ve/veya kurumların bu belgelere erişim imkânı bulamamalarını sağlayan haktır.

Son olarak, Gelir Vergisi Kanunu’na yapılan 6663 sayılı ek kanunla 29 yaşının altındaki girişimcilere getirilen vergi istisnasına dikkat etmek gerekir.

Bu kanun ile 29 yaşının altında ve ilk defa gelir vergisi mükellefi olan girişimciler, kazançlarının her vergi dönemi için ayrı ayrı 75.000 TL’ye kadar olan kısımları için üç vergilendirme dönemi boyunca vergi muafiyetinden faydalanabilecektir. Bu muafiyetten faydalanmak için dikkat edilmesi gereken birkaç husus vardır:

  • Girişimcilerin işe başladıklarında, işe başlamayı kanuni süre olan 10 gün içerisinde bildirmeleri gerekmektedir.
  • Girişimcilerin kendi kurdukları işte bilfiil çalışıyor olması gerekmektedir.
  • Faaliyeti durdurulan veya faaliyetine devam eden bir işletmenin ya da mesleki faaliyetin eş veya üçüncü dereceye kadar (bu derece dâhil) kan veya kayın hısımlarından devralınmamış olması gerekmektedir. (Ölüm nedeniyle faaliyetin eş ve çocuklar tarafından devralınması hali hariç)
  • Mevcut bir işe veya ticari faaliyete sonradan ortak olunmaması gerekmektedir.

Yukarıda yer alan detaylara dikkat edildiği sürece aslında bir girişimin vergi mevzuatı kapsamında birçok avantajı bulunmaktadır.

Stj. Av. Özge Sahar

Read More
admin Ocak 31, 2022 0 Comments

STARTUPLARIN EXİT SÜRECİNİN HUKUKİ AÇIDAN İNCELENMESİ

The time has finally come. You’ve poured your blood, sweat, and tears into your most recent content piece, and it’s ready to be packaged up and sent to the client to be pushed live. After a few final checks and only…

Read More
admin Mayıs 22, 2021 0 Comments

KİTLE FONLAMASI NEDİR? STARTUPLARIN BORSADA İŞLEM GÖRMESİ MÜMKÜN MÜDÜR?

The time has finally come. You’ve poured your blood, sweat, and tears into your most recent content piece, and it’s ready to be packaged up and sent to the client to be pushed live. After a few final checks and only…

Read More
admin Mayıs 10, 2021 0 Comments

Girişimcilere Sunulan Teşvikler

The time has finally come. You’ve poured your blood, sweat, and tears into your most recent content piece, and it’s ready to be packaged up and sent to the client to be pushed live. After a few final checks and only…

Read More
admin Mayıs 10, 2021 0 Comments

Yatırımcıların Hukuken Dikkat Etmesi Gerekenler

The time has finally come. You’ve poured your blood, sweat, and tears into your most recent content piece, and it’s ready to be packaged up and sent to the client to be pushed live. After a few final checks and only…

Read More
admin Nisan 4, 2021 0 Comments